High School DxD Bölüm 39 - Yaşam 0 - Cilt 6

Sonsuza kadar Ise-san'ın yanında kalabilir miyim?

High School DxD - Yaşam 0 - Cilt 6

Bölüm 1

Kendimi zarif bir Japon odasında buldum.

Zemin zarif bir şekilde dokunmuş hasırlarla kaplıydı. Odanın içinde pahalı görünümlü vazolar ve dışarıda "kong" diye huzurlu bir ses çıkaran güzel bir geleneksel Japon bahçesi vardı.

"Ise-san."

Ve tam karşımda beyaz bir kimono giyen Asya var!? Resmi bir duruşta otururken başını eğiyor. Sarı saçlı ve yeşil gözlü yabancı bir kızın beyaz bir kimono giymesi o kadar saf ki, kutsal ve inanılmaz derecede iyi görünüyor!

Ağlamaklı gözlerle bana bakan Asya bana şunu söyledi.

"Benim için yaptığınız her şey için teşekkür ederim. Bugün ben, Asya, gelin olacağım."

-!

W-Whaaaaaaaat!?

"Sob, Asia-chan çok büyümüşsün......"

"Asia-chan, çok güzel görünüyorsun!"

Yanımda, annem ve babam Asya'ya bakarken histerik bir şekilde ağlıyorlar!

"Asya, istediğin zaman bize geri dönebileceğini biliyorsun, değil mi?"

Buchou gözlerinden akan yaşları silerken böyle söylüyor!

"Asia-chan, gerisini bize bırakabilirsin."

Akeno-san da Buchou gibi duygusal davranıyor! Eh! Eeeeeh!? Neler oluyor!? Bu da ne böyle!? Asia-chan!?

Annem şaşkın bakışlarımı gördü ve bana açıkladı.

"Hey Ise, Asia-chan'a bir şeyler söylemelisin. Ona sanki küçük kız kardeşinmiş gibi tapıyordun."

Bu çok ani oldu! Daha da önemlisi, Asia cidden evleniyor mu?

Damadı kim? Asia'nın kalbini çalan kişi.

KAYDIR! Yakışıklı bir adam belirir ve kapıyı enerjik bir şekilde kaydırarak açar.

"Memnun oldum, Onii-san. Benim adım Diodora Astaroth. Yüksek sınıf bir şeytanım ve çok zenginim. Fufufu, Asya'yı bana bırakabilirsin. Onu kesinlikle mutlu edeceğim!"

Bana ve aileme hitap ederken muhteşem bir poz veriyor! O genç Üst Sınıf Şeytanlardan biri!

Yanlış hatırlamıyorsam, Astaroth hanesinin varislerinden biri! Şu anki Maou Beelzebub'ın geldiği Şeytan hanesi!

Ah, bu doğru! Yaz tatilinin sonunda, Yeraltı Dünyası'ndan döndükten hemen sonra aniden Asya'ya evlenme teklif etti!

"Ne yakışıklı bir adam! Hiçbir şey için endişelenmemize gerek yok!"

"Evet, zengin olması da onu iyi bir seçim yapıyor. Yaşlanmaya başladığında bile istikrarlı bir hayatı olacak."

Ailem öyle diyor! Ooooi! Siz ikiniz ne diyorsunuz!

"Diodora'ya güveniyorum, Asya'yı ona bırakabileceğimi biliyorum."

"Aynen öyle."

Onee-sama çifti Buchou ve Akeno-san bile aynı fikirde!

Siz ikiniz bununla iyi misiniz!? Ciddi misiniz?

"Şimdi Asya, törene başlayalım. Birlikte parlak geleceğimize doğru yol alalım!"

Astaroth'un zengin çocuğu Asya'yı bir prenses kucağına alır ve gitmeye çalışır!

"Ah! Sen! Gidebileceğini söylemedim!"

Peşlerinden koşuyorum! Ama Asya bana el sallıyor!

"Ise-san! Şimdiye kadar bana çok iyi baktın! Mutluluğa kesinlikle ulaşacağım~!"

Eeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeh!?

Durun!

"Asya! Onii-san[1] bunu kabul etmedi yeeeeeet!"

Ağlayarak peşlerinden gidiyorum ama Asya'ya ulaşamıyorum.

Hayır...... Asya......

Benim sevimli Asya'm...... gelin oldu......

Bölüm 2

"Ise-san. İyi misin?"

......Asia hala pijamalarının içinde bana endişeyle bakıyor.

Gözlerimdeki uykuyu sildim ve açtım. Saate baktım ve tam olarak sabahtı.

"......Asia, hala buradasın."

"Evet. Burada mıyım? Uykunda adımı sayıklıyordun."

Ah, anlıyorum. Sadece bir rüyaydı. Yani Asya'nın evlenmesi gerçekten kötü bir rüyaydı.

Gözlerimden yaşlar süzülürken vücudumun üst kısmını yukarı kaldırıyorum.

"Evlendiğin bir rüya gördüm. Sob, düşündüğümden daha acı vericiydi."

Asia bana şaşkın bir bakış atıyor ama bunu yüzünde bir gülümsemeyle söylüyor.

"Ise-san çok fazla endişeleniyorsun. Sorun değil. Yakın zamanda evlenmeyeceğim."

"Gerçekten mi? Beni terk edersen yalnızlıktan ölürüm, biliyor musun?"

"Evet. Ise-san yalnızlıktan ölürse bu çok ciddi bir şey olur."

Asia bana kocaman bir gülümsemeyle cevap veriyor! Aaah, benim sevimli Asya-chan'ım!

Evlenirse gerçekten bir çocuk gibi ağlamaya başlayacağım. Sadece hayalini kurarken bile bu kadar üzülüyordum. Bu çok kötü.

"......Unya."

-! Çarşafın altında bir şey hareket ediyor!?

Kocaman bir esnemeyle uyanan Koneko-chan!? Buraya ne zaman geldi?

Koneko-chan uykulu gözlerini sildi, sonra kollarını bana dolayarak tekrar uykuya daldı. Ne yapmalıydım? Küçük bedeni çok yumuşak......

Giydiği tek şey beyaz bir gömlek, yani bu hiç adil değil! Cildi doğrudan benimkine sürtünüyormuş gibi hissediyorum......

"......Nyan."

Kedi kulakları seğiriyor, beyaz kuyruğu havada desenler çiziyor! Gerçek kimliğini öğrendikten sonra, şu anda gösterdiği sevimlilik seviyesi ölümcül bir silah gibi!

Bekle... eğer kuyruğu dışarıdaysa o zaman külotu ne olacak!? Sakın söyleme...... Hayır, hayır. Koneko-chan hakkında bu kadar çok düşünmemeliyim!

Eğitim kampından sonra Koneko-chan'ın bizimle yaşamasına karar verildi. Sorun değildi, ama ne zaman fırsat bulsa kucağıma oturuyor, gizlice yanıma girip uyumaktan bahsetmiyorum bile. Sivri dili ve neko yumruk alışkanlıkları değişmese de...... Bana mı bağlanıyor?

Her zamanki tavrı değişmemiş olsa da, yatağıma bu şekilde geliyor, bu yüzden onu ne kadar şımartmam gerektiğinden emin değildim. Dürüst olmak gerekirse gerçekten mutluyum.

"Her neyse, Asya'nın evlenmesinin sadece kötü bir rüya olmasına sevindim."

Koneko-chan'ın başını okşarken bir iç geçirdim. Sonra-.

"Cidden bunu bir rüya olarak bırakabilmeyi diliyorum."

Bizden önce uyanmış gibi görünen Buchou yatağın üzerinde oturuyor. Elinde bir sürü mektup var.

"Bunlar mektup mu?"

Ona soruyorum ve Buchou başını sallayarak iç çekiyor.

"Evet, onları gönderen kişi Diodora Astaroth. Aşk mektubu gibi görünüyorlar. Sinema biletlerinden, yemek davetiyelerinden ve ürün jetonlarından bahsetmiyorum bile. Ayrıca girişe büyük hediyeler de bırakmış. Bu kaçıncı oldu?"

Aşk mektupları! Hatta hediyeler! Evet, son zamanlarda bunlar evime gönderiliyor. - Daha doğrusu Asya'ya gönderildiler.

Ungh! O nazik görünümlü yakışıklı adamın görüntüsü kafamda beliriyor!

O piç! Yeraltı Dünyası'ndan döner dönmez Asya'ya evlenme teklif etti!

Asia da buna nasıl cevap vereceğini bilmiyor, bu yüzden her paket geldiğinde bizden özür dilemeye devam ediyor. Bize sorun çıkardığını düşünüyor. Bu Asia'nın hatası değil! Hiçbir şekilde değil!

Aradan iki hafta geçmiş, yaz tatili bitmiş ve ikinci döneme girmiştik. Ancak ben bile ona olan kızgınlığımın gün geçtikçe arttığını fark ettim. Hemen yerimden kalktım ve ağlamaklı gözlerle bağırdım!

"Asya-chan'ımızı asla ona vermeyeceğim!"

Çevirmen notları ve referanslar

↑ Ise kendisine atıfta bulunuyor