High School DxD - Vidar - Cilt 25

Asgard Tanrılarının yaşadığı topraklar - Asgard. Vidar'ın gizli sığınağı Asgard'ın dış mahallelerindeydi. Bu sığınağın oturma odasında Vidar alkol alırken, Olimpos'un yeni baş Tanrısı Apollon ortaya çıktı. Karşılıklı otururlarken, Apollon başladı

"Vidar, duyduğuma göre evlenecekmişsin... Ciddi misin?"

"Hayır, Göndül'ün torununu gelinim yapmaya niyetim yok, biliyorsun."

Çakırkeyif Vidar-san bardağı çevirirken cevap verdi. Apollon bir kez daha sorarken şaşkın görünüyordu

"O zaman neden?"

"Görünüşe göre sarhoş Valkyrie'nin Sekiryuutei ile ilişkisi bir yere gitmiyor, bu yüzden Sekiryuutei ve Valkyrie'ye küçük bir destek vermeyi düşündüm."

Apollon onun gerçek niyetini duyduktan sonra iç çekti.

"Ne kadar tuhaf bir şey."

Vidar daha sonra muzipçe güldü

"Görünüşe göre babam onlara bir sürü sorun çıkarmış. Evlenmem ve [DxD]'yi düşünmem için başımın etini yiyen onca insanı düşününce, hangisi daha iyi?"

"Ha."

Apollon arkadaşının açık sözlülüğüne güldü. Kısacası, ikinci nesil Baş Tanrı, Sekiryuutei ve Valkyrie için bir aşk tanrısı olma rolünü üstlendi.

"Bu küçümseyici gülüş de neyin nesi?"

"Sanırım savurgan prens sonunda bir nevi Baş Tanrı gibi oldu, biliyorsunuz."

Vidar-san sesini yükseltti

"Senin gibi sadece sanatla uğraşan birinden bunu duymak istemiyorum. ....En büyük ağabeyim Baldur babamla birlikte İzolasyon Bariyer Alanı'na gittiği için, biliyorsun. Bu rolü başarmam ve şu anki gibi özgürce yaşamamam gerektiğini düşündüm. Tanrıların kaderi dedikleri şey bu mu bilmiyorum."

"Ama savaş farklı bir konu, değil mi?"

Bardağın içindeki buzu döndüren Vidar-san, Apollon'un sorusunu duyunca mutlu görünüyordu.

"Evet, kesinlikle. -Sekiryuutei ile savaşmak her şeyden önce değerli."

Evet, Vidar-san'ın Sekiryuutei ve Valkyrie için aşk tanrısı rolünü üstlendiği doğru olsa da, Sekiryuutei'nin tutkusundan yararlanmak istediği de bir gerçekti. Çünkü Sekiryuutei'nin gücü her şeyden daha fazla hissedilecek bir güçtü.

-Bu Tanrı da Göksel Ejderhaların gücünden etkilenmişti.

Vidar daha sonra boş bardağa alkol doldurdu ve Apollon'a uzattı. Apollon bardağı bir elinde tutarken şöyle dedi.

"Kazanmaya niyetliyiz, değil mi?"

"Bizim kazanmamız çok doğal."

"Peki, maçı kazandıktan sonra ne yapacaksınız? Nişanlanacak mısın?"

Valkyrie'ye ne olacak.... Vidar maçı kazanırsa? Apollon da bu konuyla ilgileniyordu. Vidar biraz daha içki içerken başını düşünceli bir şekilde eğdi ve sonra şöyle dedi

"...Onda bir hata bulacağım ve onu Sekiryuutei'ye iade edeceğim."

Ve işte cevap buydu. Kısacası, kazansa da kaybetse de onu gelini yapmaya hiç mi hiç niyeti yoktu. Bu adam başkasının kız arkadaşıyla ilgilenmeyen biriydi. Bununla birlikte, bu adamın gözünü diktiği rakip, acı çekecek olan kişiydi

"Bu hem sizin hem de merhametinize kalmış Sekiryuutei için korkunç bir durum."

Vidar, Apollon'un sözlerine karşılık olarak sanki bir nedeni varmış gibi acı bir ifade takındı.

"...Ben, ben babama benziyor muyum? Bundan hoşlanmıyorum..."