Why Should I Stop Being a Villain Bölüm 122

"Profesör Arman, liste sizde, değil mi?" diye sordu bir personel önünde duran adama.

"Evet, ama sıralamayı Müdür Yardımcısı Xander açıklayacak, değil mi?" Arman bir yandan da telefonundan biriyle mesajlaşıyordu.

Arman ortadan kaybolup tapınak benzeri büyük bir binada belirdiğinde personel başıyla onayladı.

İçeri adımını attığında birden fazla güvenlik protokolü devreye girdi ve onu taramaya başladı.

Kapılar açılıp ona bir yol gösterirken robotik ses şöyle dedi.

Seminer Salonu'nda,

Öğrenciler Seminer Salonuna akın ediyordu, 1. sınıftan 5. sınıfa kadar her türden öğrenci kendine bir yer bulmaya çalışıyordu.

Seminer Salonunda bulunan öğrencilerin yüzlerinde farklı duygular okunabiliyordu; bazıları heyecanlı, bazıları endişeli, bazıları sakin, bazıları ise hiçbir şeyi umursamıyordu.

Bir öğrenci ön tarafta yer arayan arkadaşına "Hey, hadi arkaya oturalım" dedi.

"Ne? Ama ön sıralarda boş koltuklar var?" diye sordu arkadaşı.

"Salak, o elit ailenin çocuklarının yanına oturup gereksiz belalara davetiye mi çıkarmak istiyorsun?" diye cevap verdi.

Koltuklar dolmadan önce arkadaşını sürükleyerek, "Şimdi benimle birlikte o koltuklara otur," dedi.

Diğer birçok öğrenci de benzer şekilde düşünüyordu ve Seminer Salonu'ndaki oturma düzeninde belirli bir model fark edilebiliyordu.

Oldukça iyi bir geçmişe sahip olanlar orta sıralarda, sıradan geçmişe sahip olanlar ise arka sıralardaydı. Yüksek profilli öğrencilerin çoğu ön koltuklarda oturuyordu, ancak bazı garipler de bu tür düzenlemeleri umursamıyordu.

Seminer Salonu her sınıfı temsil eden 5 sütuna bölünmüştü ve bu sütunlarda çeşitli tanıdık yüzlerin oturduğu görülebiliyordu.

"Ayaklarınızı vurmayı keser misiniz?" Ria Adler yüzünde sinirli bir ifadeyle konuştu.

"Özür dilerim, sizi kızdırmak istememiştim." Alan gülümsedi ama oldukça gergindi.

Zindan Keşif Testi'nde pek iyi bir performans gösterememişti ve kötü performansının en büyük nedeni Asher'ın kendisiydi. Acımasızca dövülmek ve ardından böylesine tüyler ürpertici bir öldürme niyetini deneyimlemek, onun gibi genç biri için Asher korkusunu oldukça artırmıştı.

Elena'nın kuzeni Ria'yı etkilemeye çalışmıyor olsaydı, Asher'la aynı ortamda bulunmaktan bile kaçınırdı. Ama Asher konusunda bu kadar gergin olmasına rağmen, aşık olduğu Ria ile vakit geçirme şansını kaybetmek istemiyordu.

Ne yazık ki Ria, Alan'a karşı aynı duyguları beslemiyordu; daha önce Alan'ın oldukça güçlü bir yetenek olduğunu düşünmüştü ama performansı etkileyici değildi. Gavin Neville ve Alan Astaria ile aynı sınıftaydı ama ona göre ikisi de hiç etkileyici değildi.

Elena, Eva ve Kevin'in birlikte girmesi birçok öğrencinin kendi aralarında konuşmasına neden oldu. İlk 10'da yer almaları garanti olan insanlardı ve onlar için önemli olan tek şey sıralamadaki yerleriydi.

Elena içeri girerken Lishia Halcyon'un da Sınıf 2 sütununa gitmek için yanından geçtiğini gördü. Lishia, Amelia ve Damian'la aynı sınıftaydı, bu yüzden yerine gitmeye çalıştı ama Elena onun sözünü kesti.

"Merhaba, Lishia," diyerek onu selamladı ama Eva ve Kevin çoktan yerlerine ulaşmışlardı, bu yüzden onu selamlayan tek kişi o oldu.

"Merhaba Elena," diye karşılık verdi Lishia.

Yakın arkadaş olmasalar da, elit ailelerden gelenler her elit ailenin aile üyelerini ve diğer birkaç nüfuzlu kişiyi de tanıyordu.

"Hangi rütbeyi alacağını düşünüyorsun?" Elena yüzünde bir gülümsemeyle sordu.

Rakibi ya da kendisinden daha iyi bir büyücü olduğu söylenen Lishia ile karşılaşması nadiren olurdu. Her ne kadar Lishia'ya neden yaklaştığına dair başka bir planı olsa da, şu anda onunla sadece arkadaş olmaya çalışıyordu.

Lishia sakince, "Bakalım, emin değilim," diye cevap verdi.

O Halcyon'un Prensesiydi ve sahte gülümsemeler tüm nüfuzlu insanların bildiği bir şeydi. Herkesin mümkün olduğunca dostça görünmek için kullandığı bir şeydi.

"Oh, vaktinizi almayacağım. Bir ara tekrar görüşelim," dedi Elena, arkasındaki öğrenci kalabalığı büyürken.

Her ikisi de seçkin bir aileden geliyordu, bu yüzden birçok öğrenci sohbetlerine müdahale etmekten çekiniyordu. Bunu fark eden Elena, kendisine başını sallayarak karşılık veren Lishia ile konuşmasını hızla tamamladı.

Lishia, Amelia ve Damian'ın zaten birlikte oturduklarını fark edince oturdu ama ikisini de görmezden geldi. Greville ailesinden mümkün olduğunca uzak durmasını söyleyen babasının tavsiyesini ciddiye almıştı.

Damian, Asher ve Alyssa'nın da geldiğini fark edince seminer salonu dolmaya devam etti. Onların girişiyle birlikte seminer salonunun dört bir yanı sohbete boğuldu. Asher'a gizliden gizliye ilgi duyan bazı kızlar, ona yük olduğu ve yaralanmasına neden olduğu için Alyssa'ya küfrediyordu.

Hiçbiri alay ettikleri tekerlekli sandalyedeki kızın, teke tek bir düelloda bütün birinci sınıf öğrencilerini öldürebilecek kadar güçlü olduğunu hayal bile edemiyordu. Asher hariç, artık iyileşmiş olan Alyssa'yı Kevin bile yenemezdi.

Amelia bile Alyssa'yı benzer bir ışık altında gören insanlardan biriydi. Asher'ın onun gibi bir kıza yardım etmek için neden 1. Rütbesine zarar verme zahmetine girdiğini bilmiyordu.

Asher'ın kişiliğini bildiği için onunla konuşabilirdi ama konuşmamaya karar verdi. Ancak Amelia'nın aksine, Damian Alyssa'ya benzer bir gözle bakmıyordu. Bunun yerine, Asher'ın onun etrafındaki durumları ele alış biçiminde tuhaf bir şeyler sezmişti.

Beş dakika içinde herkes yerine oturmuştu ve şimdi seminer salonunun girişi kapalıydı, yani geç gelenler isteseler bile içeri giremezlerdi.

Venessa, o koltuklara oturabilecek kadar güçlü olmasına rağmen Sınıf 1'in ön koltuklarına oturmayan insanlardan biriydi. Dışa dönük kişiliğine rağmen, dikkatleri üzerine toplayacak şeyler yapmaktan hoşlanmazdı.

Geniş omuzlu, uzun boylu, hafif kır saçlı ve siyah gözlü bir adam sahneye çıktı ve seminer salonunda bulunan herkesin dikkatini üzerine topladı.

"Merhaba, ben Xander Demarcus, Dünya Akademisi Müdür Yardımcısı," diye kendini tanıttı Xander.

Kendisini gurur ve hakimiyetle taşıma şekli ve katı imajı ona bakınca anlaşılıyordu.

Arkasındaki büyük ekran son sıralardaki insanlara yüzünü gösteriyordu.

Alkış sesleri duyulurken, "Dünya Akademisi'nin İlk Yılları arasında İlk 10'a girenleri açıklamak ve ödüllendirmek için buradayım," dedi.

Burada çok sayıda profesör vardı ve onlar da sıralamaları görmek için sabırsızlanıyordu.

Xander, arkasında 1'den 10'a kadar numaralandırılmış 10 blok belirirken, "En iyi 10 kişinin yanı sıra, en iyi 50 öğrencinin isimleri de arkamdaki ekranda gösterilecek," dedi.

"Ama açıklamadan önce, size 1. Sıradaki öğrencinin alacağı ödülü göstermeme izin verin." Xander elini kaldırdığında elinde bir taç belirdi.

"Bu, her yılın 1. Rütbelisine kullanması için verdiğimiz SSS Rütbe Eserlerinden biri," dedi Xander, Asher da diğerleri gibi taca bakarken.

Gözleri taca odaklandı ve sistem bildirimi açıldı.

[ Artifact Analiz Ediliyor....]

| Fallen's Crown |

| Rütbe SSS - Takan kişinin Anlama Oranını %50 artırır |

| Pasif Etki - Zeka +100 |

| Sınırlamalar - Yalnızca A Sırasının altındaki varlıklarda çalışır |

| Sınırlamalar - İlk taktığınızda sadece 2 dakika çalışır ve ondan sonra işe yaramaz hale gelir

| Sınırlamalar - Bir Aylık Yeniden Şarj Süresine İhtiyaç Var |

Xander ciddiyetle, "Bu eser, anlama oranınızı artıran ve kendiniz için seçtiğiniz yolda size önemli bir destek sağlayan en nadir eserlerden biridir," dedi.

Birçok öğrenci böyle bir esere sahip olmayı düşünmeye başladı, ancak bunu asla kullanamayacaklardı.

"Yeniden şarj olma süresi 1 ay olduğu için tüm öğrenciler için kullanamayız."

"Yani bu Eseri sadece Rütbeliler kullanabilir, ama onu ilk kullanan diğerlerine karşı açık bir avantaja sahip olacak," Xander'ın sözleri Kevin'i hem biraz mutlu hem de gergin yaptı.

'Bunu elde etmek için iyi bir şansım var,' diye düşündü zihninde.

"İlk 10'a giren öğrencilerin isimlerini anons etmeye başlayacağım, teker teker sahneye gelin," Xander tüm sütunların ön sıralarına baktı ve tüm seminer salonunun bunu dört gözle beklemesini sağladı.

"Onuncu sırada Venessa Baker var," dedi Xander, orta sıralardan ayağa kalkıp sahneye çıkarken.

İsmi pek çok öğrenciyi şaşırtmıştı ve bunların arasında ön sıralarda oturanlar da vardı.

Sahneye doğru yürüdü ve Xander'ın işaret ettiği yerde durdu. Tüm bu süre boyunca Xander'ın gözlerine bakmaktan kaçındı ama ona bakan Alyssa'ya baktı.

"Dokuzuncu sırada Damian Seymour var," dedi Xander, Damian ayağa kalkarken ve Amelia birçok öğrenci arasında onu alkışlarken, o da Venessa'nın yanında durdu.

Damian daha yüksek bir rütbe istemesine rağmen, yine de bir Rütbeli olmaktan memnundu.

"Sekizinci sırada Eva Williams var," dedi Xander, Eva ayağa kalkıp sahneye doğru yürürken Kevin ve Elena diğerleriyle birlikte onun için tezahürat yaptı.

Birçok erkek de onun için tezahürat yaptı çünkü o ilk yılların en güzel kızları arasındaydı.

"Yedinci sırada Amelia Von Greville var." Yüzünde kendinden emin ama keskin bir ifadeyle gururla sahneye çıkan Amelia'ya Xander baktı.

Amelia'ya kaybettiği için kendisine biraz kızan Eva'nın yanında yedinci sırayı alırken Damian gülümsedi.

Birçok kişi sıradaki 6 sırayı beklerken sıralamalar yükseliyordu ancak kafası en çok karışan kişi ne olup bittiğini anlamayan Sam Allister'dan başkası değildi.

"Nasıl oldu da yedinci ya da sekizinci sırayı alamadım? Sam kendi kendine sordu.

Eğer diğerleri Sam'in ne düşündüğünü bilselerdi, şaka yaptığını düşünürlerdi çünkü Sam Allister beşinci veya daha üst sıralarda yer alacağı tahmin edilen bir kişiydi.