My House of Horrors Bölüm 661 - Tüm Yan Görevler Tamamlandı
Chen Ge çekici sürükledi ve koridorun sonuna doğru yürüdü. Takım arkadaşlarının her birini zihninde inceledi ve her birinden şüphelenilebileceğini fark etti.
Ayyaş cenaze arabasına yanlışlıkla binmişti ve grubun en normaliydi. Hayata karşı umudu, ölüme karşı korkusu vardı ve normal bir insanın direncine sahipti.
Chen Ge daha önce doktorla iki kez etkileşime girmişti. Diğer yolcular kaybolduğunda, bu otobüse binen doktor mucizevi bir şekilde hayatta kalmıştı.
Jia Ming üzerindeki şüphe daha net olamazdı ama Chen Ge'yi daha da telaşlandıran kişi Lee Zheng'di. Li Wan Şehrine varmadan önce telefonuna gelen mesajları unutmamıştı. Gönderen Lee Zheng gibi görünmüyordu. Lee Zheng'le tanıştıktan sonra, adamı biraz daha gözlemlemek istediği için bu konuyu kendi isteğiyle açmamıştı.
Chen Ge için gölgenin Makas'ın kimliğine bürünme ihtimali en düşük seviyedeydi. Kendisini daha korkutucu ve daha ulaşılmaz göstermek için elinden geleni yapıyordu ve bu başkaları tarafından taklit edilmesi son derece zor bir şeydi.
Gülümseyen adamın kimliği ise tam bir muammaydı. Gölge, adamı otobüse binmeden önce öldürmüş ve kimliğini ele geçirmiş olabilirdi. Ne de olsa kimse gülümseyen adama aşina olmadığından, gölge adam kılığında ne yaparsa yapsın, herkes adamın sadece öyle olduğunu düşünecekti. Taklit etmesi en kolay kişiydi ve bu nedenle de şüphelenilmesi en kolay adaydı.
Çekicin keskin kenarları zeminde sürtünme yaratarak tüyler ürpertici bir ses çıkardı. Chen Ge karanlığın içinde tek başına yürürken, Ayyaş ve Makas bile ona fazla yaklaşmaya cesaret edemedi. Chen Ge tehlikeli bir varlık yaydı ve birkaç dakika önce çok normal görünen adam farklı bir havaya büründü.
"Gölgenin benim için ne tür sürprizler hazırladığını merak ediyorum..." Beyaz kedi Chen Ge'nin omuzlarına yaslandı. Kulakları dikilmişti, bu da alarma geçtiğinin bir işaretiydi. Ancak, Xu Yin Chen Ge'ye bir uyarıda bulunmamıştı. Bu sadece binanın içinde çok korkutucu bir şey olduğu anlamına gelebilirdi ama geçici olarak kendini göstermemişti.
Bina büyük değildi ve Chen Ge kısa süre sonra Jiang Long'un ailesinin evinin kapısına ulaştı. Kontrolden çıkmış olan kapı onun arkasındaydı.
"Yakında normal bir kapı ile kontrol edilemeyen bir kapı arasındaki farkın ne olduğunu anlayacağım." Chen Ge çekici kaldırdı ve kapıyı çarparak indirdi. Odadan yoğun bir kan sisi yayıldı. Garip bir şekilde, odanın içindeki sis kasabanın dışındakinden çok daha yoğundu. Normal bir insan ancak üç metre önünü görebiliyordu.
"Önce gidip bir göz atacağım." Chen Ge bir elinde çekici tutarken diğer elini sırt çantasına sokarak bir çift kırmızı topuklu ayakkabı çıkardı. "Bu suç için beni affedin."
Topuklu ayakkabıları oturma odasına fırlattı ve gözlemlemek için kapıda durdu. Tuzak olmadığından emin olduktan sonra odaya girdi. Vücudu sisle temas ettiğinde garip bir şekilde rahatsız hissetti. Olumsuz duygular zihnine hücum ediyordu ve sertleşmiş bir inancı olmayanlar kontrollerini kolayca kaybedebilirdi. "Bence geri kalanınız şimdilik dışarıda beklemeli. İçerideki sis çok yoğun ve ikincil hasarlardan korkuyorum."
Kırmızı topuklu ayakkabıları eline alan Chen Ge, topuklara yaklaştıkça sisin doğal olarak inceldiğini fark etti; sanki topuklar sisi emiyormuş gibiydi.
"Bu sis hayaletler için faydalı mı?" Chen Ge, Bai Qiulin'e sordu ve olumlu bir yanıt aldı. Bai Qiulin'in kalbinin etrafındaki kan yayılmaya başlamıştı. Ancak Chen Ge, bu sisi tüketmenin olumsuz etkileri olup olmayacağından emin olmadığı için tüm çalışanlarını çağırmadı.
"Burada, oturma odasında hiçbir şey yok; yeraltı bodrumu gardırobun arkasında..." Beyaz kedi aniden miyavladığında Chen Ge oraya doğru yürüyordu. Chen Ge dönüp baktığında kedinin yatak odasına doğru tısladığını fark etti.
"Eğer bu bir Kırmızı Hortlaksa, kedi korkudan titreyecektir ama direnç göstermeye cesaret ettiğine göre, yatak odasındaki Hortlak çok güçlü değil demektir."
Her halükarda Chen Ge rakibini hafife almadı. Odaya yavaşça girmeden önce topuklu ayakkabılarını fırlattı.
"Nerede saklandığını hissetmeye çalışın." Yatak odası küçüktü ama onlar içeri girdikten sonra beyaz kedinin kafası karışmış gibiydi. Yatağa doğru tıslıyor, sonra da dönüp pencereye doğru dişlerini gıcırdatıyordu.
"Bunu zaman kazanmak için bilerek mi yapıyor?" Chen Ge bunun geçerli bir olasılık olabileceğini düşündü. Tam daha fazla zaman kaybetmek istemeyerek oradan ayrılmak üzereyken, yatak odasının kapısı çarparak kapandı. Bir müzik kutusunun sesi odada yankılandı ve kan sisi yavaşladı. Müziğe karışan bir kız sesi duyuluyordu.
"Annem ve babam bodruma girdiler. Babam dışarı çıktıktan sonra kapıyı kilitledi. Yanında siyah bir çanta taşıyordu. Başıma dokundu ve 'İtaatsiz çocuklar hayaletler tarafından götürülecek' dedi.
"Yatağa uzandım ve annemin söylediklerini düşündüm.
"Yatmadan önce örtüyü çekmeliyim; yatmadan önce pencereyi kapatmalıyım; yatmadan önce gardırobu kontrol etmeliyim; yatmadan önce yatağın altındaki boşluğu kontrol etmeyi unutma... eğer yalnız uyuyorsam.
"Babam çantayı alıp beni arkada bırakarak evden çıktı.
"Örtünün altına bakıyorum, pencereden dışarı bakıyorum, gardırobun içine bakıyorum, yatağın altına bakıyorum ama annemi bulamıyorum."
Şarkı odanın içinde yankılanıyor, sanki bu yatak odasında neler olduğunu anlatıyordu.
"Baba, söz dinlemeyen çocuğun hayaletler tarafından götürüleceğini söyledi ve kız annesinin talimatlarına uydu. Şarkı neyi ifade etmeye çalışıyor?" Chen Ge bu evin bir zamanlar Jiang Long'un ailesine ait olduğunu biliyordu. "O zamanlar Jiang Long gölge tarafından ele geçirilmişti ve pek çok tuhaf şey yapması bekleniyordu. Yeraltının kaybolması, annenin ve ablanın kaybolması, bunlar muhtemelen onun işi."
Müzik kutusu hâlâ çalıyordu ama bu kez başka bir kadının sesiydi.
"Kırmızı gözler seni izliyor. Sen beni göremiyorsun ama ben seni görebiliyorum.
"Bakışlarınla hareket ediyorum. Yatağın altına, gardırobun içine, pencerenin arkasına saklanıp yorganının altına giriyorum.
"Arkana ve üstüne uzanıyorum ama yine de kırmızı gözlerimi göremiyorsun."
Chen Ge çekicini etrafa sallarken kadın sesinin bahsettiği yerleri inceledi. "Görünüşe göre anneye bir şey olduğu doğrulandı. Bu odanın içine yerleştirilmiş ama kızı nedense onu göremiyor. Hem kızın hem de annenin seslerini duyabildiğime göre, bu sadece ikisinin de bu dünyayı terk ettiği anlamına gelebilir. Bu, polis soruşturmasının sonucuyla uyuşuyor; Jiang Long'un karısı ve kızı kayboldu ve bugüne kadar bulunamadı.
"Ailesini öldüren Jiang Long'du ya da daha doğrusu, aileyi öldüren ele geçirilmiş Jiang Long'du. Bu şey insanlığın kırıntısına bile sahip değil." Chen Ge'nin karısı ve kızının masum olup olmadığına dair hiçbir fikri yoktu ama onlardan daha fazla bilgi almak için onları Perili Ev'e geri getirmeyi planlıyordu.
"Kendi başınıza çıksanız iyi olur. Kapıyı kapattım, kaçış yok."
Cevap gelmedi. Müzik kutusu çalmaya devam etti. Chen Ge zaman kaybetmemeye karar verdi. Yatağı ve pencereyi yıkmak için çekici kullandı. Ancak, gardıroba doğru yürüdüğünde müzik kutusunun sesi aniden kesildi.
"Bu muhtemelen gölgenin bir tuzağı değil, sadece kafamı karıştırmak için yapılmış bir numara." Chen Ge kırmızı topuklu ayakkabısını tuttu ve gardırobun kolunu açmak için topuğunu kullandı. Gardırobun içine zarif bir müzik kutusu yerleştirilmişti.
Müzik kutusu eski görünüyordu ve içine bir aile fotoğrafı yerleştirilmişti. Anne küçük erkek kardeşini kucaklıyor, kız kardeş de mutlu bir şekilde anneye yaslanıyordu. Yanlarında duran biri vardı ama fotoğrafın o kısmı kesilmişti.
Müzik kutusunu alan Chen Ge onu sırt çantasının içine attı. Bu şeyle çalışanlarının ilgilenmesini planlıyordu.
"Siyah telefonun bahsettiği gardıroptaki kırmızı gözler bu müzik kutusuna işaret ediyor olmalı."
Chen Ge durakladı ve telefon tarafından listelenen tüm izole senaryoları pratikte tamamladığını fark etti.
"Li Wan Şehri senaryosunun kilidi açıldığında, muhtemelen büyük bir kaosa neden olacak. Hastanede saklambaç oynamak, köpek kulübesi, gardıroptaki kırmızı gözler, insan kafalı paspas, katiller ve hayaletlerle dolu bir daire.
"Binadan kaçsalar bile sokaklar el sallayan ve ziyaretçilerin şekline bürünen gölgelerle doludur. Bu tür bir senaryo mükemmeldir ve senaryo artık tek bir binayla sınırlı kalmayacak ve çok yönlü bir gelişime doğru genişleyecektir. Daha fazla manken ve makine dahil edersem, Xiao Bu'nun oyununu gerçek hayatta kopyalayabilir ve ziyaretçilerin o aşırı neşeyi bizzat yaşamalarını sağlayabilirim."
Chen Ge, Li Wan Şehri senaryosunun kilidi açıldığında internette yaşanacak kargaşayı şimdiden görebiliyordu. Daha önce hiç bu kadar büyük ölçekte şeyler yapan bir Perili Ev olmamıştı.
