My House of Horrors Bölüm 734 - Bu Senaryodan Farklı!
Chen Ge ekrandaki beş çocuğa baktı ve bu oldukça ünlü doğaüstü oyunu anında tanıdı.
"Buna dört köşe oyunu deniyor. Gece yarısı, dört kişi karanlık, kapalı bir odanın dört köşesinde durmak ve ardından duvarlar boyunca saat yönünde yürümekle görevlendirilir.
"İlk kişi ilk köşeye ulaştığında, bir sonraki kişinin omzunu hafifçe sıvazlamak zorundadır. Odada dört köşe ve oyunu oynayan dört kişi olduğu için, sınıftaki insanlar hareket etmeye başladığında boş kalan bir köşe olacaktır.
"Boş köşeyi geçtiğinizde bir kez öksürün ve sonra bir sonraki köşeye doğru devam edebilirsiniz."
"Bunu nasıl bu kadar iyi biliyorsun?" Chui Ming şaşırmıştı. Elinde projektörün yanında bulduğu bir günlük vardı ve oyunun kuralları ilk sayfada yazılıydı.
"Benim verdiğim versiyon standart mod. Eğer daha ilginç hale getirmek isterseniz, gözlerinizi kapatıp isminizi söyleyebilir ve köşeye ulaştığınızda orada duran kişinin ismini sorabilirsiniz. Bu şekilde, beşinci bir kişinin ortaya çıkması çok daha kolay olacaktır." Chen Ge günlüğü almak için elini uzattı ve Chui Ming bilinçsizce oradan uzaklaştı. "Ne? Bana güvenmiyor musun? Bu Perili Ev çok korkutucu. Sadece birlikte çalışarak hayatta kalabiliriz."
"Sana güvenmediğimden değil. Sadece bir ziyaretçinin böylesine korkunç bir oyunun kurallarını en ince ayrıntısına kadar bilmesinin normal olmadığını düşünüyorum." Chui Ming en son Kabus Akademisi'ni ziyaret ettiğinde bazı yaralar almış gibi görünüyordu, bu yüzden herkese karşı derin bir ihtiyatı vardı.
"Bunun neresi normal değil?" Chen Ge cebine uzanarak siyah telefona bastı. "Bu tür ünlü doğaüstü oyunlar o kadar da korkutucu değil çünkü daha önce pek çok kişi denedi. Aslında, aklımda bazı nadir oyunlar var, denemek ister misiniz? Burası daha uygun olamazdı."
Chui Ming etrafına bakınırken yutkundu. Sınıfın kapısı dışarıda bekleyen canavar tarafından itilip kakılıyor, tahtanın önündeki maket ileri geri sallanıyor ve sıralardaki mankenler korkutucu ifadeler taşıyordu; böyle bir ortamda herhangi bir oyun oynamak gerçekten uygun muydu?
"Peki, artık sizinle şakalaşmayacağım. Yanılmıyorsam, Kâbus Akademisi'nin karşılama töreni bu oyunu oynamayı içeriyor ve oynadıktan sonra yolumuza devam edebilmeliyiz." Chen Ge de aynı işi yaptığı için bu numaralara aşinaydı.
"Hayalet gelmek üzere ve senin hâlâ şaka yapacak vaktin var, öyle mi? Hadi harekete geçelim." Lee Yuan ve Xue Li oraya doğru yürüdüler. Kapıdan uzak durmaya özen gösterdiler.
"Öncelikle düzeltmem gereken bir şey var. Şu anda kapıyı çalan varlık bir hayalet değil, bir canavar; ikisi tamamen farklı şeyler." Chen Ge, Chui Ming'den günlüğü aldı. Günlüğü açtı ve podyumun üzerine koydu. Tahtanın önünde durdu ve korkunç kokulu maket arkasında bir sarkaç gibi sallandı.
"Bu günlüğe isim verilmemiş ama el yazısından bir öğrenciye ait olduğu anlaşılıyor. Bu günlükteki el yazısının tek tip olduğunu belirtmekte fayda var, yani muhtemelen birden fazla sahibi varmış." Chen Ge kolayca analiz etti. "Benim gözlemim, her oyun tamamlandıktan sonra el yazısının değiştiği yönünde. Bu, oyuna katılan kişilerin bu günlüğe yazdıktan sonra öldüğü anlamına mı geliyor?"
Chen Ge çok hızlı konuştu. Siyah telefondan aldığı eğitimle, ortam ne kadar korkutucu olursa adam o kadar sakinleşiyordu. "Ekrandaki videoyu ve günlüğü birleştirerek durumu sizin için yeniden kurgulayayım. Dört yeni öğrenci öğretmenlerini dinlemedi ve dört köşe oyununu oynamak için gece bu okula girdi. Oyun sırasında fazladan bir kişi ortaya çıktı ve sonra dördü de ortadan kayboldu. Bu yüzden, onların başlattığı işi bitirmeli ve bu oyunu kendimiz deneyimlemeliyiz."
Ziyaret başına iki saat... Chen Ge bunu yarım saatten daha az bir süreye indirmeyi planlıyordu. Modeli iterek uzaklaştırdı. "İzninizle."
Diğer ziyaretçiler günlüğü okumaya devam ederken Chen Ge sınıfın köşesine doğru ilerledi ve duvara iliştirilmiş bir halka keşfetti. Onu çekti ve kara tahta sessizce kaydı.
"Burada bir tür mekanizma var. Şimdi anladım." Chen Ge diğer ziyaretçilere bağırmak için döndü. "Bu sınıfta her köşede bir tane olmak üzere dört halka olmalı. Dördümüzün dört köşede durması ve aynı anda onları çekmesi gerekiyor. Ondan sonra kaçabiliriz."
Çok şey yaşamış olan Chen Ge, normal bir ziyaretçiden çok daha yüksek düşünme ve tepki hızına sahipti. Ayrıca, güvenebileceği zengin bir deneyim birikimi vardı. Temel olarak, küçük bir ipucuyla tüm hikâyeyi yeniden kurgulayabilirdi.
Ziyaretçiler ne olduğunu anlamadan önce Chen Ge çoktan sorunun çözümünü bulmuştu. Birkaç ziyaretçi biraz şüpheyle sınıfın köşelerine doğru ilerledi. Halkaları birlikte çektikten sonra, tahta arkasındaki gizli yolu göstermek için yavaş yavaş yükseldi. Kapının dışındaki canavar bunu duydu ve kapıya daha da sert vurdu.
"Çabuk, gidelim!" Lee Yuan ve Xue Li gizli yola en yakın köşede durdular. İkisi de orada daha fazla kalmak istemediğinden, gizli yol göründüğünde yüzüğü bırakıp tahtaya doğru koştular. Ancak bunu yaptıklarında tahta tekrar yerine kaymaya başladı.
"Karatahtanın kalkmasını sağlamak için dördümüzün aynı anda halkaları çekmesi gerekiyor." Chen Ge bunu o zaman anladı. Kabus Akademisi'nin bunu tasarlamasının nedeni ziyaretçileri korkutmak değil, onları bölmekti. Ne de olsa bir Perili Ev'i tek başına ziyaret etmek, dokuz kişiyle birlikte ziyaret etmekten çok daha korkutucu olurdu.
"Sanırım ayrılmamız gerekecek. Dördümüz halkaları çekmek için geride kalmalı ve geri kalanımız içeri girmeli." Chen Ge bunu söyledikten sonra diğerleri birbirlerine baktı ve hiçbirinin kalmak istemediği açıktı.
"Üçümüzün geride kalmasına ne dersiniz?" Küçük şişko Lee Bo, "Her şeyden önce bayanlar," dedi.
Lee Yuan ve Xue Li bir çiftti, dolayısıyla doğal olarak ayrılmayacaklardı. Böylece, geride kalacak son adaylar Chen Ge ve üç öğrenci oldu. Dört kişi dört köşede durdu ve mekanizma harekete geçirildi. Lee Yuan ve diğerleri gizli yola girdiklerinde bir şey oldu.
Yazı tahtası aniden yere düştü ve yere çarptığında büyük bir gürültü yarattı.
Birisi yüzüklerini mi bıraktı?
Yin Yang Görüşü sayesinde gözlerini kısan Chen Ge'yi karanlık o kadar da etkilememişti. Diğer köşelere baktı ve üç öğrencinin de yüzüklerini bırakmış olduğunu gördü. Başları eğik ve parmakları hafifçe duvara vurarak duvara dönük durdular.
Demek ki bu üç öğrenci Perili Ev'in oyuncularıydı.
Gerçek Chen Ge'nin kafasına dank etti; izole edilmişti.
Sonunda gelen dört ziyaretçi muhtemelen onların çalışanlarıydı.
Kızgın ya da korkmuş değildi. Ne de olsa Chen Ge kendi ziyaretçilerine çok daha kötülerini yapmıştı.
Chen Ge biraz düşündükten sonra ağzını açarak, "Ne oldu? Yazı tahtası neden düştü? Hanginiz bıraktı? Siz hâlâ orada mısınız?"
Sesinde bir parça şaşkınlık ve korku vardı, sakin kalmak için çok uğraştığı izlenimini veriyordu.
"Ben Lee Bo, buradayım! Şimdi ne yapmamız gerekiyor? Burası çok karanlık; hareket etmeye cesaret edemiyorum!"
Tahtaya en yakın köşeden Lee Bo'nun sesi geldi. Dudakları ardına kadar açıktı ve neredeyse kırılacakmış gibi bir sesle çığlık atıyordu. Lee Bo konuşurken Chen Ge'ye doğru baktı ve gözlerinde intikam sevinci parlıyordu.
"Korkma! Olduğun yerde kal, seni almaya geliyorum!" Chen Ge'nin sesi, çocukların güvenliği için endişeleniyormuş gibi endişe ve sıcaklık doluydu. "Lütfen panik yapmayın, bir çözüm bulmaya çalışıyorum! Kim hâlâ burada? Lütfen konuşun, tam yerinizi bildirin!"
"Günlüğün yanında duruyorum. Daha önce baktığımda, kuralların altında fazladan bir uyarı vardı. Eğer çıkışı bulamazsanız, yeni çıkışı bulmak için bu ikinci oyunu oynayabiliriz." Chui Ming'in sesi Lee Bo'nun karşısından geldi. İkisi de tahtaya en yakın köşede duruyordu.
"Görünüşe göre kaçmak için bu ikinci oyunu oynamamız gerekiyor. Daha sonra, emirlerime uymanızı istiyorum. Ne olursa olsun sakin kalmayı unutmayın!" İntikamlarına nezaketle karşılık veren Chen Ge onlara şunu hatırlattı: "Asıl oyun başladığında fazladan bir katılımcı daha olabilir. Bu Perili Ev'in aktörü olmalı, bu yüzden ne yaparsanız yapın panik yapmayın."
